Almanya'dan yine şartlı destek
GÜNDEMTürkiye'nin AB Süreci: Geçmişten Günümüze Destek Mesajları
Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) ile üyelik müzakereleri, 3 Ekim 2005'te Lüksemburg'da alınan kararla ve "tam üyelik kriterleri" ilkesi temelinde resmen başlamıştır. Ancak Türkiye'nin Avrupa perspektifine verilen destek, bu tarihten çok daha eskiye dayanmaktadır.
Geçmişte de farklı AB üyesi ülke liderleri, Türkiye'nin üyelik sürecine çeşitli dönemlerde desteklerini ifade etmişlerdir. Örneğin, Yunanistan Başbakanı Kostas Simitis, 11 Aralık 1999'daki Helsinki AB Zirvesi'nde Türkiye’nin aday ülke ilan edilmesini olumlu karşıladıklarını belirtmişti. 2003 yılında Belçika Başbakanı Guy Verhofstadt, Türkiye'nin üyeliği lehine argümanlar sunarak önyargılara karşı çıkmıştı. Müzakereler başlamadan hemen önce, 13 Ağustos 2004'te, dönemin Almanya Şansölyesi Gerhard Schröder de "Almanya, Türkiye’nin AB’ye katılım çabalarını destekliyor" diyerek Berlin'in olumlu tutumunu dile getirmişti.
Müzakerelerin resmen başladığı 2005 yılından bu yana da birçok Avrupa lideri Ankara'ya benzer destek mesajları vermiştir. Dönemin Birleşik Krallık Başbakanı Tony Blair, 30 Eylül 2005'te "AB üyeliği Türkiye’nin geleceğidir; bunun için çalışacağız" sözleriyle açık destek sunmuştu.
Bu destekler yıllar içinde farklı ülkelerden gelmeye devam etmiştir:
İspanya Başbakanı José Luis Rodríguez Zapatero (2009): "İspanya’nın tutumu açık ve sağlam: Türkiye’nin adaylığını destekliyoruz."
İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi (2008): "Türkiye’nin üyelik sürecini hızlandıralım; ikna etmek için çalışacağım."
İtalya Dışişleri Bakanı Franco Frattini (2008, 2010): "İtalya, Türkiye’nin AB’ye dâhil edilmesini tüm gücüyle destekleyecek… ‘imtiyazlı ortaklık’ değil, tam üyelik."
İsveç Başbakanı Fredrik Reinfeldt (2009): "AB sözünü tutmalı; İsveç, Türkiye’nin üyeliğini tam destekliyor." Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda (2017): "Polonya, Türkiye’nin AB’ye katılım çabalarını destekliyor."Finlandiya Dışişleri Bakanı Alexander Stubb (2008): "Reformlarla Türkiye zaman içinde tam üye olacak; müzakerelerin sürmesi önemli.". Finlandiya hükümeti o dönem ayrıca "Türkiye’nin üyeliği AB’nin hayat sigortasıdır" görüşünü paylaşmıştı.
Baltık Ülkeleri: Estonya (2008, 2011) , Litvanya (2013) ve Letonya (2015) da Türkiye'nin katılımını destekleyen ve sürecin stratejik önemini vurgulayan açıklamalarda bulunmuşlardır. Diğer Destekler: Slovenya Cumhurbaşkanı Borut Pahor (2010'lar) ve Portekiz AB İşleri Bakan Yardımcısı Manuel Lobo Antunes (2007) da Türkiye'nin Avrupa perspektifine ilkesel desteklerini ifade etmişlerdir.Almanya'dan Destek MesajıTürkiye'nin AB üyelik süreci, son olarak Almanya Şansölyesi Friedrich Merz’in sözleriyle yeniden gündeme geldi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde resmi törenle karşılanan Merz , düzenlenen ortak basın toplantısında Türkiye-Almanya ilişkileri ve AB gündemini değerlendirdi.
Almanya Başbakanı Merz, Türkiye’nin AB sürecine dair yaptığı açıklamada, "Türkiye bizi meşgul eden tüm dış politika ve güvenlik konularında çok önemli bir aktör. Güvenlik politikaları alanında daha yakın işbirliği içinde olacağız... Türkiye çok yakın bir müttefik. Türkiye’yi Avrupa Birliği’nde görmek istiyoruz" ifadelerini kullandı. Merz, Eurofighter uçaklarının da ortak güvenlik için önemli olduğunu sözlerine ekledi.
İlginizi Çekebilir