Açıklamada; ülkemizde son dönemde gerçekleşen kadın cinayetlerine dikkat çekilerek, iktidara İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesi ve 6284 nolu yasayı etkin şekilde uygulamadığı konularında eleştiri getirildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Bugün kadına yönelik şiddete karşı uluslararası mücadele günü nedeni ile bir araya geldik.
25 Kasım kadına yönelik şiddete karşı uluslararası mücadele günü; 1999 yılında kadına yönelik şiddete karşı toplumlarda farkındalık oluşturmak amacıyla Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kararı ile ilan edilmiştir.
Bir toplumun refah içinde yaşaması tüm bileşenlerin ortak bir refaha ulaşması ile temin edilebilir.
Bir ülke erkekleri, kadınları, gençleri, yaşlıları ve çocukları ile bir bütündür. Ancak tarihin ilk dönemlerinden beri dünyanın her yerinde türlü bahanelerle kadınlar sürekli ve sistematik olarak yürütülen ayrımcılığa ve eziyete maruz kalmaktadırlar.
Ülkemizde de 2024’ün ilk 9 ayında 295 kadın erkekler tarafından öldürüldü. 184 kadın şüpheli şekilde hayatını kaybetti.
Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Önlenmesi Komitesi’nin verilerine göre küresel ölçekte her üç kadından birinin genellikle yakın partnerleri tarafından fiziksel veya cinsel şiddete maruz kaldığını görmekteyiz.
Kadınların öldürülmediği, şiddete uğramadığı, istismar edilmediği tek bir gün bile geçirmiyoruz.
Bir ülkenin her şehrinde işlenen suçun faturası sadece o suçu işleyen vicdan yoksunu katillere kesilmesi yeterli midir?
Katillerle birlikte iktidarda işlenen bu suçlardan, cinayetlerden sorumlu değil midir?
Kadına karşı işlenen suçlarda yasalarımızın caydırıcı olmaması kadınlara yönelen şiddetin altında, kadının insan ve birey olarak haklarının sağlıklı ve yeterli düzenlenememesi ve toplumun gün geçtikçe değerlerini kaybettiği açıktır.
Zafer Partisi olarak, kadın haklarını, insan hakları içinde değişmez ve müdahale edilemez birey hakları içinde değerlendirmektedir.
Kadınların, anne, eş, evlat olmasının yanında birey olduğunu da gözden kaçırmamalıyız.
Biz; kadının toplumsal rollerine göre değil, merhamete göre değil, kadına, hak temelli düzenlemeler yapılması gerektiğini savunuyoruz.
İktidarın İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesi ve 6284 sayılı yasanın etkin ve hızlı şekilde uygulamaması kabul edilemez.
Unutulmamalıdır ki; kadına yönelik şiddet toplum açısından yıkıcı etkisi bulunan küresel bir olgudur.
25 Kasım kadına yönelik şiddete karşı uluslararası mücadele günü sebebiyle kadına yönelik şiddetin son bulduğu cinsiyet eşitliğinin sağlandığı, ölmediğimiz, öldürülmediğimiz bir dünya temenni ediyoruz.
Açıklamamızı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün sözleri ile bitirmek istiyoruz:
Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın!
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.