İzmir
11 Ağustos, 2025, Pazartesi
  • DOLAR
    40.76
  • EURO
    47.63
  • ALTIN
    4424.9
  • BIST
    10.973
  • BTC
    121970.39$

Millet iradesine Tokat'ta da sahip çıktı

Millet iradesine Tokat'ta da sahip çıktı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 'Millet İradesine Sahip Çıkıyor' mitingi için gittiği Tokat'tan vatandaşlara seslendi. CHP’nin ön seçim ile belirlenen Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun serbest bırakılması çağrısıyla her hafta sonu Türkiye’nin farklı bir ilinde CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in katılımıyla düzenlenen “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitingi bu kez Tokat'ta yapıldı.

Özel sözlerine “Bereketli ovalarından yaylalarına, tarihi sokaklarından şifalı sularına, Yeşilırmak’ın sarı toprağa can verdiği güzel Tokat’tayız, canım Tokat’tayız. 15’lilerin yiğit evlatları, Kınalı Ali’nin, Plevne kahramanı Gazi Osman Paşa’nın torunları, hepiniz hoş geldiniz, şeref verdiniz. Bugün buraya Aşık Selmani’den Kul Himmet’e, Tokatlı Nuri’den Zileli Ceyhuni’ye, aşıklar otağı, erenler diyarı Tokat’ın vicdanına sığınmaya geldik. Atatürk’ün ‘Kendime örnek aldığım komutandır’ dediği Plevne kahramanı Gazi Osman Paşa’nın evlatlarıyla 19 Mart’tan beri sürdürdüğümüz 44’üncü buluşmamızda Tokat’a haksızlığa, adaletsizliğe karşı omuz omuza vermeye, hep beraber bir mitinge değil; bir eyleme geldik. Eylem yapmaya geldik” diyerek başladı.

Sözlerine devam eden Özel, şunları ifade etti;

“Birileri klimalı salonlarından çıkmaya dursunlar. Oradan bu meydanlara baksınlar ve kendilerinde olmayanı görsünler. Burada cesaret var, burada haklılık var, burada psikolojik üstünlük var, burada çoğunluk enerjisi var. Çünkü karşımızdakiler ne devlet, ne millet. Bir avuç çete var karşımızda. Devletin bütün imkânlarını kendisine, yandaşına seferber eden, Tokat’ı görmeyen, Tokatlıyı duymayan, Türkiye büyürken Tokat’ı küçülten, Tokat’tan aldığı desteğe rağmen Tokat’a yüzünü değil; sırtını dönenler var. Onlara karşı Tokat’la birlikte olmaya geldik. Ben demin içerideyken Tokat’ın güzel bir türküsünü söylüyordunuz, ‘Bak Tokat sallanıyor’ diye. Madem siz bugün Tokat’ı sallıyorsunuz, biz de sizi duymayan, görmeyen Erdoğan’a seslenelim. Bir millet uyanıyor, meydanlar toplanıyor. Sen artık duymasan da bak Tokat sallanıyor, bak Tokat sallanıyor. Değerli Tokatlılar, 2019’da sadece Zile Belediyemiz vardı. 2024’te Turhal Belediyesi onun yanına eklendi. Hem bugün burada bizimle birlikte olan Zile Belediye Başkanımız Şükrü Sargın’ı, Turhal Belediye Başkanımız Mehmet Erdem Ural’ı, onlara görev veren Turhal’ın ve Zile’nin güzel insanlarını saygı ile selamlıyorum. İl Başkanımız Çağdaş Kurtgöz’ün şahsında ve burada hazır bulunan bütün ilçe başkanlarımızın şahsında, Cumhuriyet Halk Partisi örgütümüzü saygı ile selamlıyorum. Arkamda Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde üç dönemdir sizi temsil eden Milletvekiliniz Kadim Durmaz ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin her birisi görevlerinde harikalar yaratan, partimizin gücüne güç katan evlatlarınız var. Sizin şahsınızda Grup Başkanvekilimiz Gökhan Günaydın’ı, Genel Başkan Yardımcımız ve Gölge İçişleri Bakanımız Murat Bakan’ı, partimizin Genel Saymanı Özgür Karabat’ı ayrı ayrı selamlıyorum. Şunu açıkça hatırlatmak isterim. Biz Tokat’ta belediyeyi hiç kazanamadık. İlçelerde iki belediyemiz var. Burası Adalet ve Kalkınma Partisi’nin, Sayın Erdoğan’ın son seçimde yüzde 66 oy aldığı bir şehir. Ama biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak kusuru Tokat’ta görmedik, Tokat’a küsmedik. ‘Eksik bizdedir. Daha çok çalışacağız, kendimizi anlatacağız. Eninde sonunda Tokat’la birlikte olacağız’ dedik. İşte bu meydan; çoktandır kimselerin dolduramadığı bu meydan yazın ortasında, ‘Toplansan toplanılmaz, millet köyde, öğrenciler dışarıda, kimi tatilde’ dendiği böyle bir günde gözün görmediği kadar dolduysa işte Tokat budur. İşte buradan bütün Türkiye’ye ilan ediyorum. Erdoğan’ın kutuplaştıran siyaseti, karşı tarafı uzaklaştıran siyaseti, başkalarını şeytanlaştıran, kendi arkasını böylelikle kalabalıklaştıran siyaseti tükenmiştir, bitmiştir. Artık kimsenin kalesi yoktur. Kale siyaseti bitmiştir. Tokat’tan oy alıp, sırt dönenlere inat; Tokat, artık milletin kalesidir.

Tokat’a geldik, deyim yerindeyse bir dokunduk, bin ah işittik. Bu iktidar Tokat’ı çok üzmüş. 2008’de TEKEL’i, 2018’de Şeker Fabrikası’nı satmış. 2008’de sizler, bizler uyarırken, ‘Satmayın, kapanır’ derken dinlemeyenler, şimdi o fabrikanın kapısına kilit vurulduğunu; 2018’de Şeker Fabrikası satılırken, ‘Merak etmeyin, bir şey olmayacak’ diyenler, şimdi Tokat’taki işsizliği görüyorlar. AK Parti geldiğinde Türkiye 60 milyondu, Tokat’ın da nüfusu 828 bindi. Bunca yıl geçti, Türkiye 60 milyondan 86 milyona çıktı. Ancak Tokat büyüyeceğine ve milyonluk bir şehir olacağına, hiç olmazsa o mevcut nüfusu böyle kalsa büyükşehir olacağına kan kaybetti. 600 binlere geriledi nüfusu. 828 binden, 220 bin Tokatlıyı kaybetti; küçüldü, zayıfladı, yoksullaştı, işsizlik arttı. Bütün Türkiye’de zaten işsizlik bir büyük sorunken; Türkiye genelinde 65 yaş üstü nüfus yüzde 8’ken, Tokat’ta yüzde 12’dir. Tokat gençlerini kaybetmekte, gençliğini kaybetmektedir. Maalesef TEKEL kapanmış, Şeker kapanmış, teker teker gençler göç için yol almışlardır. Size buradan bu güçlü kadromuzla, bu evlatlarınızla söz veriyoruz ki iktidarımızda geriye gidiş duracak, Tokat eski günlerinden de iyi olacak; güçlenecek, zenginleşecek, hak ettiğini görecektir.”

 

19 MART’TA DARBE GİRİŞİMİNDE BULUNDULAR

“Biraz önce ifade ettim. Demokrasi kazananın yöneteceği yani milletin, ‘Sen gel’ dediğinin başa geçeceği, ‘Git’ dediğinin gideceği bir rejim. Bu rejim bize Atamızdan mirastır. Sandık bize Mustafa Kemal Atatürk’ten emanettir. Çok partili rejim, Cumhuriyet Halk Partisi’nin bu ülkeye kazandırdığı en önemli değerdir. Şimdi buradan öncelikle söylemek isterim ki demokrasi ben kazandığımda baş tacı edilecek, kaybettiğimde alaşağı edilecek bir rejim değildir. Milli irade, sadece kazanınca kıymetli, kaybedince değersiz değildir. Öncelikle son yerel seçimlerde Tokat’ta yarıştık, kazanmayı isterdik, merkezde kazanamadık. Ancak merkezde rahmetli Recep Yazıcıoğlu’nun oğlu Mehmet Kemal Yazıcıoğlu kardeşimiz kazandı. Biz kendisini tebrik ediyoruz. Tokat’ın iradesi baş tacımızdır ancak görüyorsunuz 31 Mart seçimlerine kadar hep kazanan, 23 yıldır kazanan, CHP ile ‘47 yıldır kazanamıyor’ diye dalga geçen, ‘Sivas’ın doğusunda yoksunuz’ diye alay edenlere, 31 Mart’ta millet gerekli cevabı vermiştir. Bu genç kadroyla söz verdiğimiz gibi kurulduğu gün gibi bugün de Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye’nin birinci partisidir. O gün yüzde 25’lik cam tavanı tuzla buz ettiğimizde çıkıp yaptığımız konuşmada, ‘Bundan sonra bunu bir büyük zafer değil bir büyük ödev olarak gördüğümüz, bundan sonra daha çok çalışacağımızı, bu seçimin kazananının millet olduğunu, kaybeden kimsenin olmadığını’ söylemiştik.

Bizim 47 yıl boyunca gösterdiğimiz sabrı, 47 yıl boyunca gösterdiğimiz metaneti bırakın 47 ay, 47 gün bile göstermeyen birileri, 19 Mart günü darbe girişiminde bulunmuştur. İstanbul’un üçtür üst üste seçilen belediye başkanına ve eğer siz takdir ederseniz, milletimiz takdir ederse bundan sonraki Cumhurbaşkanımıza, Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu’na darbe yapmışlardır. İşte bu darbe girişimine ilk önce yedi gün yedi gece Saraçhane’de sonra köprüyü geçip, Boğaz Köprüsü’nü geçip 2,2 milyonla Maltepe’de, o günden bugüne de durmadan her çarşamba akşamı darbenin gerçekleştiği çarşamba günü ve devamında direndiğimiz Saraçhane’de olduğu gibi İstanbul’un bir ilçesinde, her hafta sonu da Anadolu’da bir ilimizde bu darbeye direniyoruz. Bu yüzden bu akşam burada olan sizlerle birlikte burada bir eylem yaparak, sesimizi duyurarak seçmene, seçmen iradesini sizlerin seçtiklerini, Türkiye’nin geleceğine, gelecekteki Cumhurbaşkanımıza, Ekrem İmamoğlu’na sahip çıkıyoruz.”

 ERDOĞAN İÇİN GERİ SAYIM BAŞLAMIŞTIR

“Burayı öyle bir doldurdunuz ki arkada bir ara sokak ve arka tarafta uzayan yol boyunca sesini duyurmaya çalışanlar var. Tayyip Bey onları bir ilçede bulsa sırf onlarla miting yapar. Tayyip Erdoğan sokağa çıkabiliyor mu? Hatırınızı sorabiliyor mu? Pazarda dolaşabiliyor mu? Esnafa gidip ‘İşler nasıl?’ diyebiliyor mu? Bak emekli ‘Öldüm’ diyor. Emekliye sahip çıkıyor mu? Asgari ücretliye? Tokatlı üreticiye, çiftçiye? O zaman Tayyip Erdoğan ile bizim bir işimiz kaldı mı? Artık Erdoğan için geri sayım başlamıştır. Kendisine Tokat’tan sesleniyoruz. Daha fazla kaçamazsın. Emekli ‘Tabuta girdim’ diyor, görmezden gelemezsin. Tokat senden bıkmış, daha fazla kaçamazsın. Erken seçim istiyoruz. Seçim sandığını istiyoruz. Şöyle seslenebiliriz: ‘Ey Erdoğan, ben halkım. Ben milletim. Adayımı yanımda, sandığı önümde istiyorum. Adayımı bırak, sandığı getir. Erken seçim istiyorum.”

İMAMOĞLU: MİLLET BIKMIŞ, GENÇLER UMUTSUZ!

Sevgili Tokatlı hemşerilerim, bu güzel memleketin güzel insanları, adalete inanan, hürriyetin kıymetini iyi bilen, benim güzel vatandaşlarım, haksızlıklara karşı dimdik duran, millet iradesinin üstünde güç tanımayan, güzel hemşerilerim… Bugün ne yazık ki sizlerle aynı meydanda değilim, ama sizinle berabermişim gibi hissediyorum. Çünkü sizlerle aynı duyguda, aynı sevgide, aynı beraberlik hissinde buluşabiliyorum. Bu da bana güç veriyor, umudumu tazeliyor. Türkiye’nin her köşesinde adaletin, eşitliğin ve hürriyetin yeniden yeşereceğine olan inancımı daha da pekiştiriyor.

Kıymetli kardeşlerim; sizler, bu ülkenin alın teriyle geçinen, kendi emeğinden başka hiçbir şeye, hiç kimseye güvenemeden ayakta kalabilen ama yıllardır ihmal edilen, sesi duyulmayan sessiz çoğunluğusunuz. Ülkemizin dört bir yanındaki vatandaşlarımızın ortaklaştığı meselemiz şudur: Millet bıkmış! Gençler umutsuz! Kadınlar dışlanmış! Çiftçiler kırgın! Tokatlılar da öyle! Bakın; bu güzel şehir, tarihin yükünü, toprağın bereketini, kültürün zenginliğini yüzyıllardır taşıyor. Bu yüzden bugün Tokat’ta yükselen her ses, sadece Tokat için değil, Türkiye için de bir adalet çağrısıdır. Bugün ülkenin dört bir yanında olduğu gibi, Tokat’ta da adalet yerini bulsun, herkes hak ettiğini alsın, gençler memleketini terk etmek, göç etmek zorunda kalmasın, kadınlar dışlanmasın, çiftçiler ürettiğinin karşılığını alabilsin istiyoruz.

VERGİYİ SİZDEN ALIYORLAR AMA HİZMETİ BAŞKASINA VERİYORLAR

Ama ne yazık ki, görüyoruz ki iktidar sahipleri milletin derdiyle değil, koltuklarının derdiyle meşgul. Eğer dertleri millet olsaydı, bu güzel memleketten 15 yılda 600 binden fazla insanın neden göç ettiğine kulak verirlerdi. Eğer dertleri bu güzel ülkenin toprakları olsaydı, Tokatlı çiftçimizin neden her sabah borçla uyandığına bakarlardı. Eğer dertleri adalet olsaydı, ben ve çalışma arkadaşlarım bugün Silivri zindanında değil, sizlerle birlikte, bu meydanda olurduk. Tokatlı gençler neden gidiyor? Çünkü onların buraya dair umutlarını soldurdular. Çiftçiler neden toprağını ekemiyor? Kadınlar neden iş bulamıyor? Çünkü eşitlik sadece lafta kaldı.

Tokat gibi bir şehirde tarım neden bu kadar zorda? Neden sanayi büyümüyor, neden gençler işsiz? Neden Tokatlılar İstanbul’un çeper ilçelerinde ağır şartlarda çalışmak zorunda kalıyor? Çünkü bugünün iktidarı ne Tokat’ın sesini duyuyor ne Türkiye’nin derdini biliyor. Vergiyi sizden alıyorlar ama hizmeti başkasına veriyorlar. Adalet diye bağıranları duymuyorlar, sadece bir avuç azınlık için çalışıyorlar. Tokat’ın insanlarını değil, yalnızca rantı görüyorlar. Çünkü onların gözünde Tokat sadece bir oy deposu! Ama biz biliyoruz: Tokat bir hazine! Tokat bir cevher! Tokat bu ülkenin kalbi! Tokat bugün tarımı, doğal güzellikleriyle herkes tarafından bilinmeyi hak ediyor.

AYRIMCILIK OLMADAN HERKES İÇİN ÇALIŞACAĞIZ

Biz, Tokat’ın potansiyelini gerçekleştirmesini istiyoruz; Tokat’ın kültürünün, doğal güzelliklerinin taşının toprağının değerini biliyoruz. Bu yüzden biz, bu düzeni değiştirmeye geliyoruz. Biz; kimseyi dışlamadan, kimsenin kimliğine, inancına, kökenine bakmadan; herkese eşit davranan bir devlet hayal ediyoruz. Bizim derdimiz belli: Adaleti sadece mahkeme salonlarında değil, hayatın her alanında sağlamak. Vergisini ödeyen her yurttaşın, hakkıyla hizmet alacağı, eşit muamele göreceği bir düzen kurmak.

 

Biz, farklı bir Türkiye hayal ediyoruz. Yerelden, çiftçiden, köylü çocuğundan, Tokat’ta bir gelecek hayal eden gençlerden, anne babalardan başlayacağız. Tokat gibi bereketli, kadim şehirlerimizi hak ettiği yere getireceğiz. İstanbul’da ne yaptıysak, Tokat’ta da aynısını yapacağız. Ayrımcılık olmadan, adaletsizliğe geçit vermeden, herkes için çalışacağız.

HEP BİRLİKTE REFAHA, HUZURA KAVUŞACAĞIZ

Ve şunu çok iyi biliyorum: Hiç kimse doğduğu topraklardan gitmek zorunda kalmamalı. Hiç kimse geleceğini başka şehirlerde aramak zorunda bırakılmamalı. Bu bizim Tokat’a sözümüzdür. Biz, bu yolu birlikte yürümek istiyoruz. Çünkü inanıyoruz ki Tokat’ın geleceğini birlikte inşa edeceğiz. Çünkü bu ülkeyi de Tokat’ı da birlikte kalkındıracak ve ayağa kaldıracağız. Ve göreceksiniz sevgili hemşerilerim; bu karanlık dağılacak, bu adaletsizlik bitecek. Herkes için her yerde önce adaleti, önce hürriyeti tesis edeceğiz. Sonra ülkece, birliğin ve kardeşliğin gücüyle gelişeceğiz, büyüyeceğiz. Hep birlikte refaha, huzura kavuşacağız. Her şey çok güzel olacak.

Ekrem İmamoğlu

Silivri Zindanı

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Facebook Yorum

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.